16 Ağustos 2010 Pazartesi

O bir anne...Ve Prenses Diana...






Henüz öğrencilik yıllarımın başı idi. Yıl 1981. Gazeteler aracılığı ile, İngiltere tahtına gelin gidecek, gülüşü muhteşem, masum bir genç anaokulu öğretmeni ile tanıştık...Yanakları heyecan ve aşktan hiç durmadan kızaran bu güzel yüze ben bayılmıştım...Bir anda sanki biz de kraliyet ailesine dahilmişiz gibi yakından ilgilenmeye başladık. O muhteşem düğün günü geldiğinde, naklen yayınlanan töreni nefessiz izlediğimi hatırlıyorum.

Sonra ona çok yoğun bir sevgi beslemeye başladı herkes. Arka arkaya dünyaya gelen oğulları, inanılmaz zerafeti ile Prenses Diana, gönüllere gerçekten taht kurmuştu.

Sonrasında bir detay farkedildi ki, Prens Charles ile dışarıdan takip edebildiğimiz aşkları aslında gerçek değilmiş ve Prenses'imiz aslında son derece mutsuzmuş... Geçen zaman içinde sempatimiz daha da arttı ve ona gelecek bir zarar karşısında gerçekten mutsuz olacak hatırı sayılır çoğunlukta bir "Diana"cılar topluluğu belirmeye başladı.

Bu kadar detayın arasında bence en önemli olan nokta, ne asalet, ne taht, ne Camilla...O duru bakışlarda yer alan "anne"lik huzurudur.Mutluluğunu-mutsuzluğunu resimlerde kolaylıkla ele veren Diana'nın yüzündeki en mükemmel ifade, kucağında minik oğullar varken hissediliyor.

1961 de doğan ve ölüm yıldönümü bu ay yani 31 ağustos olan Diana'ya yattığı yerde huzur diliyorum. Ne yazık ki üzerine titrediği çocuklarının yaşamlarını çok fazla göremedi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder